Skip to content Skip to sidebar Skip to footer

Bu 5 Reklam Kampanyası Kültürü Nasıl Dönüştürdü?

Pazarlama Sektörü ve Reklam Dünyasının “Kültürel Kodlarla Oynama Rehberi”ne hoşgeldiniz!

Kültürü Ters Yüz Eden Reklam Kampanyaları

“Bazı reklamlar vardır, sonbaharda uçuşan yapraklar gibi uçar gider.
Bazıları gelir, mitolojideki yaramaz cin perileri gibi ortalığı karıştırır.”

Reklam dediğin sadece satış değildir.
Bazıları ne var ne yok dağıtır ortalığı.
Kimi “daha ince yapılı fırça”yı tanıtır,
kimi “toplumun haykırdığı bir şey var ve ben buna destek olacağım.” diyerek yumruğu masaya koyar.

Aşağıdaki 5 kampanya işte tam da bunu yaptı.
Bir kısmı sinir bozdu,
bir kısmı göz yaşarttı,
ve özellikle, birilerini rahatsız etti.
Ve bu, pazarlama açısından en güzel duygu biliyor musun?

1. Dove – Real Beauty (2004)

“Güzellik kalıplarını yıkalım mı?”
Dove, yıllarca bize Victoria’s Secret meleklerini kakalayan sektöre “bir dakika” dedi.

✔️ Kırışık ten
✔️ Geniş kalça
✔️ Sarkan kol

Reklam afişinde bunlar vardı. Photoshop? Hadi canım sen de…
O güne kadar reklamda görmeye alışık olmadığımız “gerçek bedenleri” sahaya sürdü.
Ve reklam sektörü 15 saniyelik şoktan sonra ilk defa “gerçeklik” diye bir şeyin satabileceğini fark etti.

Not: Aynı yıl liposuction aramaları da %20 arttı. Tesadüf mü? Bizce değil.

2. Always – Like A Girl (2014)

“Kız gibi oyna, kız gibi koş…”
Yani: zayıf, yavaş, ağlak.
Ta ki Always çıkıp şu meşhur soruyu ters çevirene kadar…

“Kız gibi olmak ne demek?”

Reklamda küçük kızlar var güçleriyle koştular.
Ergen erkekler ise… evet, trip attı.

Kod çözüldü.
Hakaret gibi kullanılan deyim, gurur cümlesine dönüştü.
Ama merak etme, mahalle baskısı henüz ölmedi.
Sadece ufak bir kalp krizi geçirdi.

3. Nike – Dream Crazier (2019)

“Kadınlar öfkelenince histerik, erkekler lider olur.”
Nike bu ikili standardı Serena Williams eşliğinde bir güzel parçaladı.

Kadın sporcular başarıyor ama “çok duygusal” diye kenara konuyordu.
Erkek bağırınca: Hırs.
Kadın bağırınca: Kriz.

Nike dedi ki:
“Delilik, erkek tekelinde değil.”
Yine çiviyi tam yerine çaktı.
Ürün mü sattı? Tabii ki sattı.
Burda önemli olan, toplumsal kodlara meydan okuyan sesin yarattığı,“Ben sizin sisteminize sığmam” hissiydi.

4. Guinness – Sapeurs (2014)

“Afrika = Açlık + Çamur + Yardım Kumanyası” mı?
Guinness bu ezberi lime lime etti.

Kongo’nun “SAPE” stil ikonları podyuma çıktı.
Ceketli, papyonlu, bastonlu…
Yoksulluk içinde zarafet…

Mesaj?
Tarz cüzdanda değil, duruşta başlar.
Afrika’nın ajitasyonlu temsili pat diye ortadan kalktı.
Guinness bir bira markası olarak moda manifestosu yayınladı.

5. Patagonia – Don’t Buy This Jacket (2011)

“Reklam verip, alma diyebilir misin?”
 Yeterince cüretkar ve korkusuzsan diyebilirsin.
Tam sayfa gazete ilanı:
“Don’t Buy This Jacket.”

Çünkü üretim doğaya zarar veriyor.
Çünkü Black Friday alışverişi çılgınlık.
Çünkü gerçek çevreci, “bi’ düşün” diyendir.

Yani açık açık:
“Biz sattığımızı sorguluyoruz, sen de alırken düşün bi’ zahmet.”

Reklamcılar kriz geçirdi.
Tüketiciler duygulandı.
Ve sonuçta herkes daha çok ceket aldı.
Kazanan? Patagonia.

✊ Kültürü Yönetmek Mi Dediniz?

Bu kampanyalar “ürünümüz organik, ben çok iyiyim, gel beni al” demedi.
“Ben toplumun damarına basıyorum” dedi.
Kültürü kullandı, hatta kurcaladı.
Ve bazı yerlerde “rahatsız edici” oldu.
Bu yüzden de unutulmadı.

Bugün hâlâ birçok marka “duygu bağı kurmak” istiyor.
Ama çoğu hâlâ “müşteriyle iyi geçinme” peşinde.

Oysa bazen en sağlam bağlar,
biraz can acıtınca kurulur.

🧠 Peki senin kültürel ayarlarını bozan bir reklam oldu mu?
Yorumlara yaz.
Belki biz de onları bozarız?  😏

🧠 MERAKLISINA

Belki dersin ki, ”hmm, bu bilgiler nerden acaba, bi’ kitap, yazar var mı ileri okuma yapabileceğim?” Elbette var ve seni unutmadım 🙂

Bu yazılarda adı geçen ya da arka planda etkisi hissedilen bazı kuramcılar, eserler ve kavramlar:

📚 1. Sigmund Freud

  • Kavramlar: Bilinçdışı, bastırma, libido, ego–id–süperego üçlüsü
  • Eser:
    • The Ego and the Id (1923)
    • Beyond the Pleasure Principle (1920)
  • Reklam bağlantısı: Freud’un kuramları, tüketim davranışlarının bilinçdışı motivasyonlarını anlamada temel taşlardan biri olarak görülür. Özellikle bastırılmış arzuların nasıl reklama dönüştüğü, içerikte ana yapı taşlarından biriydi.

🧠 2. Edward Bernays

  • Kimdir? Freud’un yeğeni ve modern halkla ilişkiler disiplininin kurucusu.
  • Eser:
    • Propaganda (1928)
    • The Engineering of Consent
  • Reklam bağlantısı: “İnsanlar karar vermez, yönlendirilir” anlayışının pazarlamadaki başlangıç noktası. İmaj, arzular, algı yönetimi üzerine temellendirilmiş bir reklam anlayışı.

🧠 3. Erich Fromm

  • Kavram: Sahip olmak mı, olmak mı?
  • Eser:
    • To Have or to Be? (1976)
    • The Art of Loving
  • Reklam bağlantısı: Modern tüketim toplumu insanı nasıl şekillendiriyor? Reklam, insanı kendi olma arayışında ne kadar yönlendiriyor?

🧠 4. Naomi Klein

  • Eser: No Logo: Taking Aim at the Brand Bullies (2000)
  • Kavram: Anti-markalaşma, kimlik pazarlaması, markaların kültürel hegemonya kurması
  • Reklam bağlantısı: Yazının “markalar değer değil, yaşam biçimi satar” bakış açısının arka planı.

🧠 5. Jean Baudrillard

  • Eser: The Consumer Society: Myths and Structures (1970)
  • Kavramlar: Simülasyon, gösterge değeri, tüketim nesnesiyle özdeşlik kurma
  • Reklam bağlantısı: Reklam, işlevsel bir ürünü değil; bir imajı, bir “gibi görünme” halini satar.

📌 Ekstra Referanslar:

  • Nike, Dove, Patagonia, Always gibi örnek kampanyalar, genellikle şu alanlarda incelenir:
    • Brand Activism and the New Consumer – Kotler & Sarkar
    • Culture and Consumption – Grant McCracken
    • Branding in the Age of Social Media – Harvard Business Review