Kendi Hikayemi Yazarken Nelerden Bahsedeceğiz?

Benim hikayem, deneyimlemek ve sorgulamak üzerine bir deneme diyebilirim. Deneme diyorum, sanırım bu biraz sınırlarımı esnetiyor ve daha rahat düşünebiliyorum. Baktım ki bu denemeler paylaşmadıkça uçup gitme potansiyeline sahipti. Ben de hayatın içinde gözlemlediklerimi, öğrendiklerimi, deneyimlerimi ve fikirlerimi paylaşarak diğerlerine dokunmanın peşinden gitmeye karar verdim. İşte serüvenimiz burda başlıyor.
Sosyoloji okudum çünkü insan davranışlarını sadece bireysel bir eylem olarak değil, toplumsal yapılar ve kültürel dinamikler içinde değerlendirmek her zaman heyecan vericiydi. İnsanların seçimlerini neyin şekillendirdiğini, davranışlarımızın ardındaki derin anlamları ve görünmeyen bağları keşfetmek benim için büyüleyici bir yolculuktu. Psikoloji, antropoloji ve hatta evrimsel biyoloji gibi disiplinlerarası daha derin ve spesifik araştırmalar yapmaya henüz öğrenciyken başladım. Bunca merak ve heyecanla geçen seneler içinde tüm bilgi birikimimi reklam ve pazarlama alanlarında deneyimleme fırsatı bulduktan sonra, insanların düşünce yapısını, beklentilerini ve karar alma süreçlerini anlamak, hayatımın merkezine yerleşti.
Bu tutkuyla geçen yılların ardından kendimi reklam dünyasının içinde buldum. Yaratıcı fikirlerin zihinlerde nasıl yer edindiğini, doğru bir mesajın bir marka algısını nasıl kökten değiştirdiğini görmek beni her zaman büyüledi. Bu yüzden Alfa Brand reklam ajansını kurmaya karar verdim. Çünkü güçlü fikirlerin sadece zihinleri değil, dünyayı da değiştirebileceğine inanıyorum.
Bugün burada, fikirlerin gücünü keşfetmeye devam ederken aynı zamanda kendi yolculuğumu da anlatıyorum. Yaşadıkça öğreniyor, öğrendikçe paylaşıyorum.
Bu blog, pazarlama dünyasının hızla akan suyunda durup bir yudum almak isteyenler için. Dijital ürünlerin arka planında neler döner, iyi bir reklam bizi neden etkiler, insan zihni neden böyle işler, bir metin nasıl kalbe dokunur? İşte bu soruların peşinden gidiyorum. Ve tabi daha fazlası.
Reklam ve pazarlama alanındaki deneyimlerimi; psikoloji, sosyoloji, antropoloji, edebiyat, tarih ve sanatla harmanlayarak anlatıyorum. Çünkü bana göre iyi fikirler sadece kreatif brief’lerde değil, bazen bir romanın dipnotunda, tarih öncesi bir kalıntıda ve bazen bir duvar yazısında gizlidir.
Bu blogda dijital ürün incelemelerinden tut, pazarlama üzerine bilimsel ve kişisel analizler, kültürel gözlemler, psikoloji üzerine düşündürücü içerikler ve kimi zaman da ruhu dinlendiren yazılara değin bir çok konudan bahsedecek, birlikte beyin firtınası yapacağız. Kategoriler arasında kendine rahat, güzel bir köşe bulacağına inanıyorum.
Okudukların sayesinde bir şeyler değişirse ne mutlu bana.
Kahveni al, sayfalarda gezin.
Hoş geldin.